[PP-225]
Nonseminomatoz testis tümörlü hastalarda retroperitoneal lenf nodu diseksiyonu deneyimlerimiz
Turgay Turan, Yavuz Onur Danacıoğlu, Furkan Şendoğan, Özgür Kazan, Ramazan Gökhan Atış, Asıf Yıldırım, Turhan ÇaşkurluAMAÇ: Testis tümörleri erkeklerdeki malign tümörlerin yaklaşık %1’ini oluşturur ve 20-30 yaş arasında en sık görülen solid tümörlerdir. Testis tümörlerinin %95`i germ hücre kökenlidir ve bunların %60`ı seminoma, %30`u nonseminomatöz germ hücrelitümör ve %10`u seminom ve nonseminomatöz germ hücreli tümörü içeren mikst hücreli tümörlerdir. Çalışmamızda nonseminomatöz germ hücreli testis tümörü tanısıyla retroperitoneal lenf nodudiseksiyonu (RPLND) yapılan hastaların sonuçlarının değerlendirilmesi amaçlandı.
MATERYAL-METOD: Bu çalışmaya 20022017 yılları arasında kliniğimizde testiküler kitle sebebiyle radikal orşiektomi yapılmış, takiplerine düzenli olarak gelen 184 hasta dâhil edildi. Non-seminamatöz germ hücreli testis tümörü tanısıyla RPLND yapılan hastalar grup 1, RPLND yapılmayan hastalar grup 2 olarak tanımlandı. Hastaların tanı yaşı, kitle boyutları, histopatolojik verileri, uygulanan tedaviler, takip sonuçları, nüks durumu retrospektif olarak değerlendirilerek iki grup karşılaştırıldı.
BULGULAR: Testis tümörü ile radikal orşiektomi yapılan 184 hastanın 74 (%40,2)`de nonseminomatöz germ hücreli tümör saptandı. Yetmiş-dört hastanın 56(%75.6)`sına kemoterapi yapılırken, 11(%14,8) hastaya yalnızca izlem yapıldı. Hasta özellikleri Tablo 1 de gösterilmiştir. Takip sürecinde nonseminomatöz germ hücreli tümör tanısı olan hastaların 18 (%24,3)`ine RPLND yapıldı. RPLND yapılan hastaların 6 (%33,3)`sına primer tedavi amaçlı, 12(%66,6)`sine kemoterapi sonrası reziduel kitle nedeniyle RPLND yapıldı. RPLND yapılan hastaların histopatolojik sonuçları değerlendirildiğinde primer RPLND yapılan grupta bir hastada ve kemoterapi sonrası rezidüel kitle nedeniyle RPLND yapılan bir hastada mikst germ hücreli tümör saptandı. Takip sürecinde grup 1 hastaların 2(%11)`sinde, grup 2 hastaların 5(%9)`inde nüks kitle saptandı (p= 0,783).
SONUÇ: Çok iyi bir sağkalım beklentisi vaat eden testis tümörlerinde, özellikle hastaların genç ve fertilite beklentisi içinde oldukları da düşünüldüğünde kemoterapi, RPLND ve izlem tedavi seçnenekleri iyi değerlendirilmeli ve uygun hastaya uygun tedavi seçeneği sunulmalıdır.
Experiences of retroperitoneal lymph node dissection in patients with nonseminomatous testicular tumors
Turgay Turan, Yavuz Onur Danacıoğlu, Furkan Şendoğan, Özgür Kazan, Ramazan Gökhan Atış, Asıf Yıldırım, Turhan ÇaşkurluOBJECTIVE
Testicular tumors constitute approximately 1% of malignant tumors in males and are the most common solid tumors between 20 and 30 years of age. 95% of testicular tumors are of germ cell origin and 60% of them are seminoma, 30% are nonseminomatous germ cell tumors and 10% are mixed cell tumors containing seminomatous and nonseminomatous germ cell tumors. The aim of our study was to evaluate the outcome of patients diagnosed as nonseminomatous germ cell testis tumor and who was performed retroperitoneal lymph node dissection (RPLND).
MATERIAL-METHOD
This study included 184 patients who underwent radical orchiectomy due to a testicular mass in our clinic between 2002 and 2017 and who regularly came to their follow-up visits. Patients diagnosed as non-seminomatous germ cell testicular tumors and whom RPLND had been performed were defined as group 1, patients whom RPLND hadn’t been performed defined as group 2. Age of patients at diagnosis, size of mass, histopathologic data, treatment choices, follow-up results, recurrence status were retrospectively evaluated and two groups were compared.
RESULTS
Nonseminomatous germ cell tumors were detected in 74 (40.2%) of 184 patients who underwent radical orchiectomy with testicular tumor. Of the seventy-four patients, 56 (75.6%) had chemotherapy and 11 (14.8%) had only been followed without any treatment. Patient characteristics are shown in Table 1. During the follow-up, RPLND was performed in 18 (24.3%) of the patients with the diagnosis of non-seminomatous germ cell tumor. RPLND was performed in 6 patients (33.3%) for primary therapy and in 12 patients (66.6%) due to residual chemotherapy. When the histopathological results of the patients that RPLND was performed were evaluated, a mixed germ cell tumor was detected in one patient in the group that RPLND was performed as primary therapy and in one patient that RPLND was performed due to a residual mass after chemotherapy. In the follow-up period, recurrent mass was found in 2 (11%) of group 1 patients and 5 (9%) of group 2 patients (p = 0,783).
CONCLUSION
Chemotherapy, RPLND treatment and follow-up options should be evaluated well and appropriate treatment option should be presented for testicular tumors that promise a very good survival expectancy, especially when the patients are considered to be young and fertile.
Tablo-1
Table-1
)