[SS-256]

Oturum adı: ORAL SESSION 15 | Oturum salonu: SALON 4 | Oturum tarihi: 18 Ekim 2014 | Oturum saati: 16:20 - 17:50

Sürekli sondalı hastalarda gelişen dirençli ve semptomatik idrar yolu enfeksiyonun tedavisinde kızılcık meyvesi kullanımı

Göksel Bayar, Musab İlgi, Çiğdem Döndar, Sinan Levent Kireççi, Ayhan Dalkılınç
Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Üroloji Kliniği, İstanbul

Amaç: Sürekli üretral sondalı olarak yaşayan hastalarda gelişen idrar yolu enfeksiyonun tedavisinde kızılcık meyvesinin kullanımının etkinliğini ve yan etkilerini değerlendirmeyi amaçladık.
Hastalar- METOD: Üroloji polikliniğimizde en az bir yıldır takip edilen sürekli sondalı yedi hasta çalışmaya dâhil edildi. Bunlardan ikisi prostat kanseri, üçü benign prostat hiperplazisi ve ikisi de nörojen mesane nedeniyle sürekli sondalı yaşayan hastalardır. Hastaların ayda bir kez sondası değiştirilmekte ve silikon kaplı sonda kullanılmaktadır. Prostat kanseri ve benign prostat hiperplazisi olan hastalar transüretral rezeksiyon için yüksek riskli bulunmuştur. Nörojen mesaneli iki hastaya Temiz Aralıklı Kateter (TAK) seçeneği önerilmiş düşkün olmaları nedeniyle uygulayamamışlardır. Tüm hastalarda gelişen semptomatik idrar yolu enfeksiyonu öncelikle antibiyotiklerle tedavi edilmeye çalışıldı. Antibiyogramlar önceden kullanılan ilaçlara dirençli olarak raporlanınca kızılcık tedavisine geçildi. Hastalara günde bir kez 50 g kızılcık meyvesi iki hafta süreyle yemeleri önerildi. Hastalardan tedavi öncesi ve sonrası idrar kültürü alındı. Tedavi sonrası semptomları, idrar renk ve kokuları kontrol edildi.
BULGULAR: Hastaların altısı erkek, biri kadındı. Ortalama yaşları 81 yıl (66-92) idi. Yedi hastanın tamamında tedavi öncesi idrar kültüründe anlamlı (100.000 cfu/ ml) üreme oldu. İdrar renkleri tümünde pürülandı ve kötü kokuluydu. İrritatif semptomları, suprapubik veya üretral ağrıları vardı. İki haftalık tedavi sonrası alınan kontrol idrar kültüründe dört hastanın idrar kültüründe yine üreme olmasına karşın, üçünde üreme olmadı. Ancak tüm hastaların idrar rengi berraklaşmıştı ve koku yoktu. Tüm hastalarda semptomlarda iyileşme gözlendi. Tedavi kesildikten belli süreler sonra tekrar semptomatik idrar yolu enfeksiyonları gelişti, yine aynı tedaviden yarar sağlandı. Ortalama tekrarlama süresi 2 (1-3) ay olarak bulundu. Yan etki olarak bir hastamızda çarpıntı şikayeti gelişti. Bu hastaya tekrar kızılcık tedavisi verilmedi. Epigastrik ağrı gelişen bir hastamız proton pompa inhibitörü tedavisinden fayda gördü.
Sonuç: Sürekli sonda kullanımı ileri yaşta ve ko-morbiditesi yüksek hastalar için ülkemizde halen uygulanan bir tedavi yöntemidir. Sondadan dolayı gelişen semptomatik İYE tedavisinde antibiyotikler çare olmayabilir. Bu durumda doğal bir besin olan kızılcık kullanımı tedaviye fayda sağlayabilir görüşündeyiz.

Cranberry Using For To Treatment Of Antibiotic Resistance And Symptomatic Urinary Tract Infection On Chronic Indwelling Urethral Catheter Patients

Göksel Bayar, Musab İlgi, Çiğdem Döndar, Sinan Levent Kireççi, Ayhan Dalkılınç
Sisli Hamidiye Etfal Training and Research Hospital, Urology Department, Istanbul, Turkey

AIM: We aimed to evaluate efficacy and adverse event of cranberry using for to treatment of urinary tract infection on chronic indwelling urethral catheter patients.
Patients- METHODS: Seven patients with chronic indwelling urethral catheter who were followed at least one year in urology policlinic were included to study. Urinary retention reasons are: prostate cancer on two, benign prostate hyperplasia on three and neurogenic bladder on two patients. We change urethral catheter once a month as 18 Fr catheter made by silicon material. Cranberry was suggested to patients, when urinary culture antibiyogram was reported resistance to last used antibiotics. We have suggested to patients to eat cranberry once daily 50 g. After 2 weeks interval, patients were checked about symptoms and urine characteristics. Urinary cultures had been taken.
RESULTS: Six of patients were male, one was female. Mean age was 81 years (66-92). Urinary culture was positive all of patients after least two different antibiotic treatments. All of patients’ urine were malodorous and seem purulent. They had irritative symptom, suprapubic or urethral pain. Urinary cultures were positive on four patients after cranberry treatment. All of patients’ urine smell and appearance were normal and had no complaints. Urinary tract infection was relapsed sometimes after treatment. We did repeat treatment, patients have been benefited again. Mean relapse time was 2 (1-3) months. We have seen palpitation on one patient and epigastric pain another one. We cut treatment patient who had been palpitation. Patient had epigastric pain was treated by proton pump inhibitor.
CONCLUSIONS: Chronic indwelling urethral catheter using is a method still practiced for high risk older patient. Antibiotics could not be remedy for symptomatic urinary tract infection. We suggest cranberry using for that patients.